Sayfa(253-268): | |||
Esaslara dikkat et, âsarlara nazar et. Şimdiki medeniyet esâsâtı menfîdir. Menfî olan beş esas ona temel, hem kıymet. Onlarla çarh kurulur. İşte nokta-i istinat: Hakka bedel kuvvettir. Kuvvet ise, şe’nidir tecâvüz ve teâruz; bundançıkar, hıyânet. Hedef-i kasdı, fazilet bedeline hasis bir menfaattır. Men- faatın şe’nidir tezahüm ve tehasum; bundan çıkar cinâyet. Hayattaki kanunu, teâvün bedeline bir düstur-u cidâldir. Cidalin şe’ni budur: Tenâzu’ ve tedafü’; bundan çıkar sefâlet.. Akvamların beyninde râbıta-i esâsı: Âharin zararına mün- tebih unsuriyet. Başkaları yutmakla beslenir alır kuvvet. Milliyet-i menfiye, unsuriyet, milliyet; şe’ni olur daima böyle müdhiş tesadüm, böyle feci telâtum, bundan çıkar helâket. Beşincisi şudur ki: Câzibedar hizmeti: Heva, hevesi teşci, teshil; hevesatı, arzuları tatmin; bundan çıkar sefâhet. O heva, hem heves, şe’ni budur daima: İnsanı memsuh eder, sîreti değiştirir. Mânevî meshediyor, değişir insaniyet. Şu medenîlerden çoğunun, eğer içini dışına çevirirsen, gö-rürsün: Başta maymunla tilki, yılanla ayı, hınzır; sîreti olur suret. Gelir hayâli karşına, postlarıyla tüyleri. İşte şununla görünür meydandaki âsârı. Zemindeki mevâzin mîzanıdır şeriat... Şeriattaki rahmet, semâ-i Kur’ân’dandır. Medeniyet-i Kur’ân esasları müsbettir. Beş müsbet esas üzere döner çarh-ı saâdet. Kelimenin manası için üzerini çift tıklayınız. | |||